Boğazından lıkır lıkır geçen
Şu suyun kıymetini bil
Nedir ki bu mavilik deme
Pencereden görebildiğin kadar
Göğün kıymetini bil
Kıymetini bil çiçek açmış bademin
Güneşli odanin çamurlu sokağın
Beyazın siyahın yeşilin
Pembenin kıymetini bil
Dirilik öyle bir şey yürekte
Sevinçle çırpınır
Kavak yelleri eser insanın başında
İnsanoğlu kızar öfkelenir savaşır
Halk için girişilen savaşta
O korkulu sevincin
Öfkenin kıymetini bil
Bil ki bu
Budur işte
Güneş yalnız dirileri ısıtır
Güneşin kıymetini bil.
Oktay Rıfat Horozcu
ilhan berk - ne böyle sevdalar gördüm ne böyle ayrılıklar
:
''Ne zaman seni düşünsem
Bir ceylan su içmeye iner
Çayırları büyürken görürüm
Her akşam seninle
Yeşil bir zeytin tanesi
Bir parça mavi deniz
Alır beni
Seni düşündükçe
Gül dikiyorum ellerimin değdiği yere
Atlara su veriyorum
Daha bir seviyorum dağları.''
Bir ceylan su içmeye iner
Çayırları büyürken görürüm
Her akşam seninle
Yeşil bir zeytin tanesi
Bir parça mavi deniz
Alır beni
Seni düşündükçe
Gül dikiyorum ellerimin değdiği yere
Atlara su veriyorum
Daha bir seviyorum dağları.''
SİZ AŞKTAN NE ANLARSINIZ BAYIM?
Çok şey öğrendim geçen üç yıl boyunca
Alt katında uyumayı bir ranzanın
Üst katında çocukluğum...
Kâğıttan gemiler yaptım kalbimden
Ki hiçbiri karşıya ulaşmazdı.
Aşk diyorsunuz,
limanı olanın aşkı olmaz ki bayım!
Allah'la samimi oldum geçen üç yıl boyunca
Havı dökülmüş yerlerine yüzümün
Büyük bir aşk yamadım
Hayır
Yüzüme nur inmedi, yüzüm nura indi bayım
Gözyaşlarım bitse tesbih tanelerim vardı
Tesbih tanelerim bitse gözyaşlarım...
Saydım, insanın doksan dokuz tane yalnızlığı vardı.
Aşk diyorsunuz ya
Ben istemenin Allahını bilirim bayım!
Çok şey öğrendim geçen üç yıl boyunca
Balkona yorgun çamaşırlar asmay
Ki uçlarından çile damlardı.
Güneşte nane kurutmayı
Ben acılarımın başını
evcimen telaşlarla okşadım bayım.
Bir pardösüm bile oldu içinde kaybolduğum.
İnsan kaybolmayı ister mi?
Ben işte istedim bayım.
Uzaklara gittim
Uzaklar sana gelmez, sen uzaklara gidersin
Uzaklar seni ister, bak uzaklar da aşktan anlar bayım!
Süt içtim acım hafiflesin diye
Çikolata yedim bir köşeye çekilip
Zehrimi alsın diye
Sizin hiç bilmediğiniz, bilmeyeceğiniz
İlahiler öğrendim.
Siz zehir nedir bilmezsiniz
Zehir aşkı bilir oysa bayım!
Ben işte miraç gecelerinde
Bir peygamberin kanatlarında teselli aradım,
Birlikte yere inebileceğim bir dost aradım,
Uyuyan ve acılı yüzünde kardeşimin
Bir şiir aradım.
Geçen üç yıl boyunca
Yüzü dövmeli kadınların yüzünde yüzümü aradım.
Ülkem olmayan ülkemi
Kayboluşumu aradım.
Bulmak o kadar kolay olmasa gerek diye düşünmüştüm.
Bir ters bir yüz kazaklar ördüm
Haroşa bir hayat bırakmak için.
Bırakmak o kadar kolay olmasa gerek diye düşünmüştüm.
Kimi gün öylesine yalnızdım
Derdimi annemin fotoğrafına anlattım.
Annem
Ki beyaz bir kadındır.
Ölüsünü şiirle yıkadım.
Bir gölgeyi sevmek ne demektir bilmezsiniz siz bayım
Öldüğü gece terliklerindeki izleri okşadım.
Çok şey öğrendim geçen üç yıl boyunca
Acının ortasında acısız olmayı,
Kalbim ucu kararmış bir tahta kaşık gibiydi bayım.
Kendimin ucunu kenar mahallelere taşıdım.
Aşk diyorsunuz ya,
İşte orda durun bayım
Islak unutulmuş bir taş bezi gibi kalakaldım
Kendimin ucunda
Öyle ıslak,
Öyle kötü kokan,
Yırtık ve perişan.
Siz aşkı ne bilirsiniz bayım
Aşkı aşk bilir yalnız!
DİDEM MADAK
SEVGİLERDE
Sevgileri yarınlara bıraktınız
Çekingen, tutuk, saygılı.
Bütün yakınlarınız
Sizi yanlış tanıdı.
Bitmeyen işler yüzünden
(Siz böyle olsun istemezdiniz)
Bir bakış bile yeterken anlatmaya her şeyi
Kalbinizi dolduran duygular
Kalbinizde kaldı.
Siz geniş zamanlar umuyordunuz
Çirkindi dar vakitlerde bir sevgiyi söylemek.
Yılların telâşlarda bu kadar çabuk
Geçeceği aklınıza gelmezdi.
Gizli bahçenizde
Açan çiçekler vardı,
Gecelerde ve yalnız.
Vermeye az buldunuz
Yahut vaktiniz olmadı.
Sonraki yayınım da bu siyah elbise olsun :))
SEVDİĞİNİZ ŞİİRLERDEN EKLER MİSİNİZ,..HAFTA SONUNA ŞİİR GÜZELLİĞİYLE GİRELİM :)
Günaydın öğretmenim günaydın değerli öğrencileri...sizler nasıl güzelsiniz öyle çok isteyipte devamını getiremediğim öğretmenliği sizlerle bir kez daha yaşayıp duygulandım .Nuray Hocam süperr görünüyorsun duruşunla giyiminle güzelliğinle resimlere baktıkça baktım ve doyamadım bakmaya sanda öğrencilerinede 41 kere maşallah seninde gençlerinde yolu açık şansınız boll olsun hepinize sevgi ve selamlar.... .Şiir gününüzde ilk şiir benden gelsin
YanıtlaSilYaşayınca anladım
Bunca zaman bana anlatmaya çalıştığını,kendimi bulduğumda anladım.
Herkesin mutlu olmak için başka bir yolu varmış,
Kendi yolumu çizdiğimde anladım..
Bir tek yaşanarak öğrenilirmiş hayat, okuyarak,dinleyerek değil..
Bildiklerini bana neden anlatmadığını, anladım..
Yüreğinde aşk olmadan geçen her gün kayıpmış,
Aşk peşinden neden yalınayak koştuğunu anladım..
Acı doruğa ulaştığında gözyaşı gelmezmiş gözlerden,
Neden hiç ağlamadığını anladım..
Ağlayanı güldürebilmek,ağlayanla ağlamaktan daha değerliymiş,
Gözyaşımı kahkahaya çevirdiğinde anladım..
Bir insanı herhangi biri kırabilir,ama bir tek en çok sevdiği, acıtabilirmiş,
Çok acıttığında anladım..
Fakat,hak edermiş sevilen onun için dökülen her damla gözyaşını,
Gözyaşlarıyla birlikte sevinçler terk ettiğinde anladım..
Yalan söylememek değil, gerçeği gizlememekmiş marifet,
Yüreğini elime koyduğunda anladım..
”Sana ihtiyacım var, gel ! ” diyebilmekmiş güçlü olmak,
Sana ”git” dediğimde anladım..
Biri sana ”git” dediğinde, ”kalmak istiyorum” diyebilmekmiş sevmek,
Git dediklerinde gittiğimde anladım..
Sana sevgim şımarık bir çocukmuş,her düştüğünde zırıl zırıl ağlayan,
Büyüyüp bana sımsıkı sarıldığında anladım..
Özür dilemek değil, ”affet beni” diye haykırmak istemekmiş pişman
olmak, Gerçekten pişman olduğumda anladım..
Ve gurur, kaybedenlerin,acizlerin maskesiymiş,
Sevgi dolu yüreklerin gururu olmazmış,
Yüreğimde sevgi bulduğumda anladım..
Ölürcesine isteyen,beklemez,sadece umut edermiş bir gün affedilmeyi,
Beni af etmeni ölürcesine istediğimde anladım..
Sevgi emekmiş,
Emek ise vazgeçmeyecek kadar, ama özgür bırakacak kadar sevmekmiş…
Not: Bu şiir aslında Can yücel’e ait değildir fakat onun adıyla paylaşımlar yapıldı için öyle sanılmaktadır.
Aysell çok teşekkür ederim canım ,bu güzel görüşlerin için,mutlu oldum çok :))
SilYaşadıklarımdan öğrendiğim bir şey var:
Yaşadın mı büyük yaşayacaksın, ırmaklara,göğe,bütün evrene karışırcasına
Çünkü ömür dediğimiz şey, hayata sunulmuş bir armağandır
Ve hayat, sunulmuş bir armağandır insana
Ataol BEHRAMOĞLU
Lise günlerim de olasim, o sınıfta bır sıraya ilişesim geldi.
YanıtlaSilLise fotoğraflarımızla bir yayın yapalım sonra..OKUL DIŞI
SilBakın şimdi şu sayacağım şeylerin
Okulu yok.
Gökyüzünde rastgele bir bulut parçası için
Körükörüne tutkunluğun,
Ağacın birine durup dururken abayı yakmanın,
Sigara içmekten
Kibrit çakmaktan alacağınız keyfin,
Okulu yok.
Yaz geceleri cırcır böceklerini
Dinlemeyi bilmenin de okulu yok.
Okulu yok ekmeği peyniri domatesi
Küçümsememenin,
Sözün sazın oyanın yazmanın,
Halisini seçmenin,
Daha buna benzer nice
Nice şeyin okulu yok.
Ama dilerseniz hepsini öğrenebilirsiniz.
Biraz çaba,
Yeter
Sabahattin Kudret AKSAL
PİA
YanıtlaSilne olur kim olduğunu bilsem pia'nın
ellerini bir tutsam ölsem
böyle uzak uzak seslenmese
ben bir şehre geldiğim vakit
o başka bir şehre gitmese
otelleri bomboş bulmasam
içlenip buzlu bir kadeh gibi
buğulanıp buğulanıp durmasam
ne olur sabaha karşı rıhtımda
çocuklar pia'yı görseler
bana haber salsalar bilsem
içimi büsbütün yıldız basar
bir hançer gibi çıkıp giderdim
ben bir şehre geldiğim vakit
o başka bir şehre gitmese
singapur yolunda demeseler
bana bunu yapmasalar yorgunum
üstelik parasızım pasaportsuzum
ne olur sabaha karşı rıhtımda
seslendiğini duysam pia'nın
sırtında yoksul bir yağmurluk
çocuk gözleri büyük büyük
üşümüş ürpermiş soluk
ellerini tutabilsem pia'nın
ölsem eksiksiz ölürdüm
Attila İLHAN
Şiirler ruhların ilaçları gibi. Çocuklara yine en iyisini en doğrusunu layık görmüşsünüz. Sevgiler.
''O güzel insanlar ,o güzel atlara binip gittiler '' dediği gibi Yaşar Kemal'in ...
SilBenim zamanimda ozellikle lisede derslerde siir okumak dersi kaynatmakti bazi arkadaslarimiza ve bazi ogretmenlerimize gore. Belki bu yuzdendir duskumlugum siirlere. Biliyormusun hatta bir ara cok yazdim siir:)) Gecen yila kadar duruyordu defterim ama hala duruyormus bilmiyorum, cunku Istanbul'da birakmistim:)
YanıtlaSilHadi siir okuyalim. Butun siirleri seviyorum o yuzden en sevdigim diye birsey yok:
Biliyorum, kolay değil yasamak,
Gönül verip türkü söylemek yar üstüne;
Yıldız ışığında dolaşıp geceleri,
Gündüzleri gün ışığında ısınmak;
Söyle bir fırsat bulup yarim gün,
Yan gelebilmek Camlıca tepesine...
Bin turlu mavi akar Bogaz'dan
Her şeyi unutabilmek maviler içinde.
Biliyorum, kolay değil yasamak;
Ama iste
Bir ölünün hala yatağı sıcak,
Birinin saati isliyor kolunda.
Yasamak kolay değil ya kardeşler,
Ölmek de değil;
Kolay değil bu dünyadan ayrılmak.
Orhan Veli Kanık
Hahaha Mevlüde eminim sınıfın en yaramazı,en çılgını da sendin :)) Şiir defterini yok etme lütfennn...
SilDALGACI MAHMUT
İşim gücüm budur benim,
Gökyüzünü boyarım her sabah,
Hepiniz uykudayken.
Uyanır bakarsınız ki mavi.
Deniz yırtılır kimi zaman,
Bilmezsiniz kim diker;
Ben dikerim.
Dalga geçerim kimi zaman da,
O da benim vazifem;
Bir baş düşünürüm başımda,
Bir mide düşünürüm midemde,
Bir ayak düşünürüm ayağımda,
Ne haltedeceğimi bilemem.
Orhan VELİ
Hahaha yok kiz valla en uysal, en icine kapanik, en cegingen ogrenci bendim. Ama nedense hepr gosteriye secilir hep siir okuyan ben olurdum:)) Ygenimle iddia sonucu en sacma dotlugum. ( Iddia konus en sacma siir'di)
SilBugun bize gelsene
Coraplarim olmadi
Kedim sutten boguldu
Annem annem canim annem.
Hala siir defterimi istiyormusun? :))
Sesli gülüyorum şu an :)) senin şiir şey gibi olmuş: Bahçelerde maydanoz/ gel bize bazı bazı . :))))) yine de anı sayılır Mevlüdeee...(ama hala gülüyorum bak )
SilGul tabi yaa varmi gulmek gibisi:))
SilAma ben onu soyle hatirliyorum:
Bhacelerde maydanoz
Bu ne bicim lacivert
Ben annemi ozledim
Yasasin 23 Nisan. ( Belki bunuda ben yazmis olabilirim, cikaramadim simdi :))
Bence de bu kesin senin şiirin,üsluptan şıp diye anladım :))
SilBende suan sesli guluyorum, hatta kahkaha atiyorum :)))))
SilTelgrafhane
YanıtlaSilUyumayacaksın
Memleketinin hali
Seni seslerle uyandıracak
Oturup yazacaksın
Çünkü sen artık o sen değilsin
Sen şimdi ıssız bir telgrafhane gibisin
Durmadan sesler alacak
Sesler vereceksin
Uyuyamayacaksın
Düzelmeden memleketin hali
Düzelmeden dünyanın hali
Gözüne uyku giremez ki...
Uyumayacaksın
Bir sis çanı gibi gecenin içinde
Ta gün ışıyıncaya kadar
Vakur metin sade
Çalacaksın.
1952 / Melih Cevdet Anday
''OLURSA BİR ŞİKAYET ÖLÜMDEN OLSUN'' diyor şair, Uyumayalım,uyutmayalım....
Silen büyük dileğim sizin gibi öğretmenlerin artması , hiç azalmadan engellenmeden mesleklerini yapabilmesi . Öğrencileriniz çok şanslı :)
YanıtlaSilSerra merhaba,seni gördüğüme çok sevindim :) sen değişiklik yaptın ve ben seni artık takip edemiyorum ve ben senin yayınlarını çok seviyordum.....Blogda bir yayınını gördüm nasıl sevindim hatta,daha ayrıntılı bakayım diye not aldım...Ayrıca güzel yorumun için de çok teşekkür ederim,gençlerin öğrenmeye çook ihtiyacı var,elimden geleni değil de fazlasını yapmaya gayret ediyorum ,edeceğim de :) sevgiler canım
SilAĞIT
YanıtlaSilİlk bu sabah
İlk bu sabah göğü görmedim
İlk bu sabah kayısı çiçeklerini
Hüzün ilk kez konuk gibi gelmedi
Efendim, ev sahabım
Karacamı suya indiremedim
Şahanım uçurdum döndüremedim
Dağlar
Enikli kapılar kilitlendi
Taş avlular sustu
İlk kez bekledim ölümü
Dostu bekler gibi bekledim
Dağlar
Benim acım acıların beyidir
Canıma bir doru kısrakla gelir
Öfkeyi sabırda eritir
umut yer
Suyunu gözümden içer bir zaman
Dağlar of dağlar
Gülten AKIN....
Nurlar içinde yatsın....
Aaaaa içim kıyıldı okurken,kelimeler yüreğime işledi adeta...Bilmiyordum bu şiiri...sağol canım
Silİlk şiire bayıldım. Siniflariniz ne tenha. Çok sıcak bir ortam var. Ben kalabalık sınıflarda çok yoruluyorum. Siyah elbiseyi de merak ettim
YanıtlaSilNilgün ,ilk şiirin sözleri çok anlamlı gerçekten...Bu 12.sınıf..12.sınıflar gittikçe azaldı, dil sınıfı 9 kişi...dersaneden olan okula geçenler oldu..9.sınıflar bu sene otuz beş kişi falan...ve onlar da yoruyorlar...Elbisenin çizim olan fotosunu koyamadım,üst ön de arka da kuplu,alt etek de üç parça...
SilNilgün ,siyah elbise,siyah şile bezi olan elbise...
Silne güzelsiniz öyle
YanıtlaSilelindeki kitabı Nilgün Marmara'nın kitabına benzettim
"öyle güzelsin ki kuş koysunlar yoluna"
:)
Elimdeki kitap.Nezihe Meriç'e ait.Zor Yokuşu adlı öykü kitabı..Nilgün Marmara'nın dizeleri de ne güzeldir...Az söz çok anlam..Teşekkür ederim :)
YanıtlaSil