15 Haziran 2016 Çarşamba

İKİ YENİ ,TAZE ,SICAK SICAK KİMONO :) VE YİNE RESİMLER / HAYATINI BİR KELEBEKLE TAKAS EDEN ŞAİR :DİDEM MADAK

     Aslında kaç sezondur pek sık giyilen kimonolara hiç de yüz vermiyordum,dikmeyi de hiç düşünmüyordum ama birden dikmeye karar verdim çünkü kumaş çok,onların eritilmesi gerek...Renklerini ve desenini çok sevdiğim iki kumaşımı böyle değerlendirdim,çok çok basit bir dikiş deneyimi...Hatta okulda dikiş öğrenmek isteyeen arkadaşlara ilk yaptırılacaklar  listesine ekledim.Bir kimono dikimi çalıştayı olabilir :)) Evdeki dantellerden de kollarına geçirdim,sonuçtan memnun kaldım...
    Çocukların yaptığı resimlerden de Bob Marleyi aldım yanıma bu sefer :)))





Dünyanın en güzel ritmi, onun senin için çarpan kalbidir.BOB MARLEY

Düşmanından çok dostundan sakın. Çünkü dostluk biterse; sana nasıl zarar verebileceğini en iyi dostun bilir. BOB MARLEY

Gördüğünü herkes sever, sen onda kimsenin görmediğini bulacaksın. Eğer gerçek aşk istiyorsan; tene değil, kalbe dokunacaksın.BOB MARLEY

Belki de ilk önce yanlış insanlarla tanışmasaydık, doğru insanı bulduğumuzda onların değerini anlayamazdık.BOB MARLEY

 Yokluğunuzu hissetmeyeni, varlığınızla rahatsız etmeyin.BOB MARLEY











 Şiirlerim ütüsüz ve buruşuk gezdirdiğim ruhumun diyeti bence. Bu yüzden hepsi benden parçalarla dolu. Bu yüzden biraz ‘kadınsı’, durup dururken bağıran şiirler.” diyor şiirleriyle ilgili...Ne yazık ki  aramızdan çok erken ayrılan şairin üç şiir kitabı var.Ben bir tane şiirini seçtim sizin için,Ahlar Ağacı şiirini de okuyun derim


SİZ AŞK'TAN NE ANLARSINIZ BAYIM?

Çok şey öğrendim geçen üç yıl boyunca
Alt katında uyumayı bir ranzanın
Üst katında çocukluğum...
Kâğıttan gemiler yaptım kalbimden
Ki hiçbiri karşıya ulaşmazdı.
Aşk diyorsunuz,
limanı olanın aşkı olmaz ki bayım!

Allah'la samimi oldum geçen üç yıl boyunca
Havı dökülmüş yerlerine yüzümün
Büyük bir aşk yamadım
Hayır
Yüzüme nur inmedi, yüzüm nura indi bayım
Gözyaşlarım bitse tesbih tanelerim vardı
Tesbih tanelerim bitse gözyaşlarım...
Saydım, insanın doksan dokuz tane yalnızlığı vardı.
Aşk diyorsunuz ya
Ben istemenin Allahını bilirim bayım!

Çok şey öğrendim geçen üç yıl boyunca
Balkona yorgun çamaşırlar asmay
Ki uçlarından çile damlardı.
Güneşte nane kurutmayı
Ben acılarımın başını
evcimen telaşlarla okşadım bayım.
Bir pardösüm bile oldu içinde kaybolduğum.
İnsan kaybolmayı ister mi?
Ben işte istedim bayım.
Uzaklara gittim
Uzaklar sana gelmez, sen uzaklara gidersin
Uzaklar seni ister, bak uzaklar da aşktan anlar bayım!

Süt içtim acım hafiflesin diye
Çikolata yedim bir köşeye çekilip
Zehrimi alsın diye
Sizin hiç bilmediğiniz, bilmeyeceğiniz
İlahiler öğrendim.
Siz zehir nedir bilmezsiniz
Zehir aşkı bilir oysa bayım!

Ben işte miraç gecelerinde
Bir peygamberin kanatlarında teselli aradım,
Birlikte yere inebileceğim bir dost aradım,
Uyuyan ve acılı yüzünde kardeşimin
Bir şiir aradım.
Geçen üç yıl boyunca
Yüzü dövmeli kadınların yüzünde yüzümü aradım.
Ülkem olmayan ülkemi
Kayboluşumu aradım.
Bulmak o kadar kolay olmasa gerek diye düşünmüştüm.
Bir ters bir yüz kazaklar ördüm
Haroşa bir hayat bırakmak için.
Bırakmak o kadar kolay olmasa gerek diye düşünmüştüm.

Kimi gün öylesine yalnızdım
Derdimi annemin fotoğrafına anlattım.
Annem
Ki beyaz bir kadındır.
Ölüsünü şiirle yıkadım.
Bir gölgeyi sevmek ne demektir bilmezsiniz siz bayım
Öldüğü gece terliklerindeki izleri okşadım.
Çok şey öğrendim geçen üç yıl boyunca
Acının ortasında acısız olmayı,
Kalbim ucu kararmış bir tahta kaşık gibiydi bayım.
Kendimin ucunu kenar mahallelere taşıdım.
Aşk diyorsunuz ya,
İşte orda durun bayım
Islak unutulmuş bir taş bezi gibi kalakaldım
Kendimin ucunda
Öyle ıslak,
Öyle kötü kokan,
Yırtık ve perişan.

Siz aşkı ne bilirsiniz bayım
Aşkı aşk bilir yalnız!

Güzel bir sahur vaktinde ,uyuyamayınca en iyisi yayın yapmak diye düşündüm,birazdan gün doğacak...Güzel bir gün diliyorumm herkese

12 Haziran 2016 Pazar

YARİM HAZİRAN.... HAZİRANA ELBİSE YAKIŞIR / ELBİSE SANATLA BULUŞTU /HAYAT KISA SANAT UZUNDUR...

‘”Sokaktayım/gece leylak ve tomurcuk kokuyor/yaralı bir şahin olmuş yüreğim uy anam anam…/Haziran’da ölmek zor”…
Lakin doğmak da zor Haziran’da…
Yaz kapıyı çalsa da;
… biliyoruz sonu hazan…
Yine de seviyorum seni…
Yarim Haziran..! Hasan Hüseyin

        Elbise giymeyi çok seviyorum biliyorsunuz,hele yazın daha da çok seviyorum ...Efil efil giyersiniz düz ,çiçekli,sarı,mavi;uzun ,kısa,geniş dar...nasıl istersen...bırakırsın rüzgara kendini,hafiften savrulur rüzgarda,eteklerin sev rüzgarı ,güneşin verdiği mutlulukla yelkenler foraaa.....
         Son günlerde modeline taktığım düz elbiselerden diktim yine.Bir tanesi sarı fistolu bir kumaştan,diğeri de rengi için aldığım düz bir kumaştan,öğrencilerin mezuniyeti için diktim bunu...
         Elbiseleri giyince içimde tarif edilmez bir coşku oluyor,resim atölyesinde,öğrencilerin resimlerini görünce hadi bunlarla fotoğrafımı çek dedim arkadaşa,çok eğlenceli bir çekim oldu,öyle böyle derken resim sergisi için de doğaçlama , yaratıcı bir afiş çalışması da yaptık,bakalım beğenecek misiniz :))
         Sanatı,sanatın her alanını çook seviyorum...














Yolları açık,yeni yolculukları uğurlu olsun :) :)
Sabır ve güzelliklerle dolu bir Ramazan diliyorum herkese :) :)

21 Mayıs 2016 Cumartesi

İKİ YENİ ELBİSE /TEK KALIP /BENİM PODYUM ÇİÇEKLENDİ/PALETLERİM

     Burda'nın  Mart sayısındaki arkasında plikaşe olan elbise ama ben arkayı düz çalıştım.Bu model elbise pek giymiyordum genelde dökümlü elbiseleri tercih ederdim fakat gayet rahat ve şık buldum ve sevdim ve artık hep dikerim ...
    Açık renk olan kot kumaşı,diğeri de Altınyıldız'ın  kareli bir kumaşı,çok beğenerek almıştım ve ne yapsam diye düşünüyordum,sanırım tam modelini buldum.Bu tür elbiselerde biraz tok duran kumaşlar tercih edilmeli diye düşünüyorum...
   Altına oxford ayakkabı tercih ettim,topuklu olmaz diye düşünüyorum,denemedim ama botlar da güzel olur bu elbiselerin altına...
   Benim gençler kendilerinden çok emin olarak ''Hocam elbisenizi Mudo'dan mı aldınız,oranın tarzı  bu elbise'' dediler.Ne kadar hoşuma gitti tahmin edersiniz ,gururla ben diktim dedim...Cevaplara bakın: yok artık,olamaz,ohaa(ağızlarından kaçtı canım bu :))) biz de istiyoruzzz










Kumaşların kenarındaki püsküllü kısmı elbiselerin yakasında ve kollarında kullandım ,çok da güzel oldu :))




Bu günlerde paletlerden masa koltuk yapımıyla da uğraşıyorum,ayrıntılı paylaşacağım  bitince...

Duaların kabul olduğu güzel bir kandil gecesi diliyorum...

14 Mayıs 2016 Cumartesi

AYNI MODEL İKİ BLUZ / İZMİR KİTAP FUARI / ŞİRİNCEDE KAHVE MOLASI

Akdeniz gülüşlü bir çocuk olsaydın 
ağzının kıyısında uçarılıklar biriktiren 
yüzünde bin bir haylazlıkla sevseydin beni 
yüreğinden beyaz kuşlar uçardı yüreğime 
dokundukça portakal çiçekleri dökerdi 

                                                                HAYDAR ERGÜLEN











Evet evet
Doğrusu bilmiyorum
Dalıp dalıp gidiyorum böyle
Dalıp dalıp gidiyorum ve dalgınlığımda bir kent
Bir duvar, bir de sen,duruşunda güz özellikleri
Dostlar,bütün dostlar içeride.






Soruyorsun bir de
Gülüyorsun,gül ya,neden gülmeyeceksin
Ağlayacaksan ağla işte
Bir gülüp bir ağlayacakken böyle sen
Soyulmuş bir dilim ayva yetişiyor gözlerime
Kaynamış suda pembeleşirken
Kederlerde bütün yüzler birleşir
Ve unutma gereklidir
Bir başka bakışında da gök yüzleri vardır,düz
Kuş sürüleri vardır eğri
Bir sana bir ayak bileklerine bakanların dünyası da vardır ki
İster kıyıları çekine çekine döven sulara benzet
İster ağır ağır yanan yaprak kümelerine
Anlıyor musun
Anlıyorsun elbette
Ne yaparsan yap yürürlüktedir yetinmezlik.



Maviyi soruyordun,gözlerimden yüzüme yayılan maviyi mi
Bir renk değildir mavi huydur bende
Ve benim yetinmezliğimdir
Ve herkesin yetinmezliğidir belki
Denecektir ki bir süre
Ve denecektir
Bir akşam üstünü düşünmek bir akşam üstünü düşünmekten
Başka nedir ki

Gelecekten utanarak dönen bir sevinçliğim
Ya sizler
Ey sırasını beklemeden gelen Akşam üstleri,
                                                               EDİP CANSEVER




      Pratik dikiş dergisindeki buluzu diktim,ilk olarak siyah beyaz kareli olanı dikmiştim .Hoşuma da gidince siyahı sonra da maviyi diktim,severek de giydim :)Çocuklar okumayı sevsin diye bir otobüs dolusu genci Fuara götürdük,planda olmayan Şirince molası verdik bir de....